29 Temmuz 2011 Cuma

Kitaplığımdaki altı çizili kitaplar - 3

Saf şiir yoktur / Pablo Neruda
 
"(...) Sevdalanışın kutsal yasası ve dokunma, koklama, tatma, görme ve duymanın buyrukları, adalet tutkusu ve cinsel arzu, okyanusun sesi, hiçbir şey kasıtlı olarak dışarda bırakılmadan, hiçbir kayda zorlanmayan bir sevda uğruna ölçülmemiş derinliklere dalış. Ve şiirsel ürün parmak izleriyle, diş ve buz izleriyle damgalanacaktır - terin ve savaşın azar azar soğurduğu bir şiir. Biri, sürekli çalınan bir enstrüman kadar düzgün sürtünmeyle aşınan yüzeyi, yontulmuş odunun sert yumuşaklığını, mağrur demir gücünü kazanıncaya kadar. Çiçekler, buğday ve suda o özgül bütünlük vardır, o aynı; elle tutulur görkemlilik.
Ama melankoliyi, bir başka çağın duygusallığını, harikaları çalım satma deliliğiyle bir tarafa atılmış olan o bütünüyle dokunuşun kirlettiği ürünü görmezlikten gelemeyiz: ayışığı, hüzünlü kuğu, "sevgilim", hiç kuşkusuz şiirin asli ve önemli unsurlarıdır. Kötü zevkten kaçan, belaya yakalanmış demektir. (...)"





 Fotoğraflar: Biliana Rakocevic arşivinden

20 Temmuz 2011 Çarşamba

Kaldırım serçesi

Uzaktan gerçek sandım, yaklaşınca gerçek olmadığını anladım, gülümsedim, Edith Piaf'ın bir şarkısını mırıldanarak evime doğru yürüyüp gittim.


Caen Üniversitesi Kampüsü'nden








Paris'i özleyerek şarkıya eşlik ediyorum..


Edith Piaf, "Sous le ciel de Paris"

14 Temmuz 2011 Perşembe

Cappadocia- Temmuz 2011


Yapayalnız ağaç resmi


                              nimetten fasülye resmi

Fotojenik koyun resmi

Kapadokya olduğu anlaşılsın diye resim


 

7 Temmuz 2011 Perşembe



gecenin şarkısı da burda:  one more cup of coffee

Kitaplığımdaki altı çizili kitaplar - 2

John Fante, "Toza Sor"
"...Derken bir gün bir kitap çektim, açtım ve kalakaldım. Birkaç paragraf okudum. Sonra çöplükte altın bulmuş biri gibi kitabı masaya götürdüm. Cümleler sayfada yuvarlanıyordu, kayıyorlardı. Her cümlenin kendine özgü bir enerjisi vardı. Cümlelerin özü sayfaya bir biçim veriyordu: sayfaya oyulmuşlardı sanki. Duygusallıktan korkmayan birini bulmuştum sonunda. Mizah ve acı olağanüstü bir kolaylıkla iç içe geçmişti. O kitabın iç sayfaları benim için çılgın ve büyük bir mucizedir..."
Charles Bukowski'nin"Toza Sor" için yazdığı önsözden.









fotoğraflar: Anja Bührer arşivinden